17 Haziran 2011 Cuma

bir ben var benden iceri benden öte benden ziyade

Kişilik bölünmesi denen şeyi yaşıyor olabilir miyim acaba şu sıralar.Sanki içimde başka biri var ve o kadar baskın ki habire onun dediği oluyor.Ben diyorum hadi çıkıp bişiler yapalım.O diyor otur oturduğun yerde uğraşamam şimdi hazırlanmayla falan.Ben diyorum şu filmi izliyim bugün,o diyo yok bunun 2.si daha iyi.Birincisiydi ,yok ikincisiydi derken ,üçüncü ben çıkıyor ortaya ve bırakın bunları da yeni film girmiş vizyona onu izlemeye gidelim diyor.Sonra kendimi iç seslerimle kavga ederken buluyorum.Bildiğin manyadım yani.Ve sonuç,kazanan hep iç ses oluyor.Bugün arkadaşlarla dışarı çıktık.Uzun zamandır göremediğim sevdiceğimle karşılaştık.Yani karşılaştık dediysem cafelerin birinde oturuyordu arkadaşlarıyla.Önümde iki seçenek vardı orda oturmak ya da hiç bişey olmamış gibi yoluma devam edip oturmak için başka bi yer bulmak.Ben sevdiceğimi görünce dedim direk 'tamam,buraya oturuyoruz.'.Hobaa ordan çıktı iç ses 'Hayır,yapma bunu.Tam ondan kurtulmaya çalışırken bi kere daha yenik düşme ona.'Neyse kısa bi tartışmadan sonra ben kazandım ve geçtim oturdum bi masaya.Ama iç ses susmuyo mubarek.'İyi halt ettin,bu kadar güçsüzsün sen işte,ona bu kadar karşı koyabiliyosun anca'.İç sesimle yaptığım bi tartışmanın ardından kazanan yine  o oldu ve kaldırdım bizimkileri masadan,'yürüyün garson gelmeden tüyelim'.onlar da bi anlam veremediler tabii duruma.Bilmiyolardı ki o sırada ne fırtınalar kopuyordu benim içmde.Sevdiceğimi bırakmıştım orda ve onu hiç görmemişim gibi davranmak zorundaydım.Ordan biraz daha aşağıda başka bir cafeye oturduk.Ben de o esnada kendime bunu nasıl yapabildiğimi sorup duruyodum.Aslında bu ona ikinci defa karşı koyuşumdu.Geçen bir arkadaşım mesaj attı aynı yerde onu gördüğünü söyledi.Ve ben naptım?Kalkıp uçar adımlarla ona gitmem gerekirken,işim var şimdi,gelemem dedim.İşim falan yoktu aslında,bunu bende bal gibi biliyodum.Sadece kendime bahaneler üretiyordum gitmemek için.Şimdi burda bi çelişki yok mu diyceksiniz.Hem sevdiceğim diyosun,uğruna şarkılar,türküler yapıyosun,sonra da onu görünce basıp gidiyosun.Aslında yok.Kalkıp gittim daha doğrusu kaçtım çünkü onu seviyorum.Ve buna bir dur demezsem herşey daha kötü olucak.Ben buna devam ettikçe,o rahatsız olucak,sonra söylenicek ben bunu duyucam daha kötü olucam yani olay dönüp dolaşıp beni üzücek.Ha sen böyle yapınca ondan kurtulucak mısın derseniz bilmiyorum.Ne kadar işe yarar,nereye kadar tutabilirim kendimi, ne zaman vazgeçer oturup ağlanmaya devam ederim,mechul.O zamana kadar devam ettirmeliyim bu durumu.

Edit:Az önce iç sesimle yine kavga ederken buldum kendimi.Ben akşam yemeği yemek isterken,o bana 'İnek gibi oldun,boşanda semerini ye'diye diretiyodu.ama bu sefer ben kazandım ve inek gibi yedim.Mutluyum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder